Sevgili Mutlucum bak 2018 yılından bu yana sen bu köftecilik işine belli ki iyi merak sarmışsın… Bir gazeteci “İhbarcı Mutlu Tuncer” başlığı ile kanalben.com adresinde bir yazı kaleme almış.
Mutlu Tuncer google.com’a girip adını yazmayacak belli ki…
Seni biz kısa süredir tanıyoruz ama bir adam hiç mi değişmez…
Bugün Urlalılara ve bize hissettirdiğin ne ise açıkçası adam sanki bu günü görerek yazmış…
Yazısında senle ilgili, olmayan suçu insanlara isnat etmemi dersin, ona buna fetöcü demeni mi dersin, milletin sana yaptığı iyilikleri hiç etmek mi dersin… Ve bunlardan dolayı alınan cezaları mı dersin… Ne ararsan var…
YAZIYI SANA DA DEĞERLİ URLALILARA DA HATIRLATALIM MUTLUCUM…
Yazıyı Urlalılar ve sen şöyle bir bakıp oku istersen…
“birçok gazeteci arkadaşını bizzat kendi el yazısıyla FETÖ’cü olarak ihbar etmiş.
Oturmuş, sıkılmamış ve utanmamış yıllardır ‘merhaba’ dediği, beraber çay içtiği, haber yaptığı arkadaşlarını savcılığa ihbar etmiş. Bunlar “terör işbirlikçisi olabilirler’’ demiş. Burada gazeteci arkadaşlarımın isimleri tekrarlamak istemiyorum. Esasında bu ihbarcıya burada bazı tanımlamalar da yazardım ama bu yazıyı okuyanlar onu zaten benim düşünüp de yazmadığım kelimelerle anacaklardır…
***
Bizim ihbarcı veya muhbir Tuncer durdu mu? Durmadı. Yazılarına suçlamalarına aynen devam etti. İnsanlıktan biraz nasibini almış olan bir kimse bu kararlar üzerine durmasını bilirdi… İlk mahkememiz sona erdi. Binicilik tesisleri davası sona erdi. O ve iki büzüktaşının, tarafıma 10’ar bin lira ödemesine mahkeme karar verdi. Dava istinaf mahkemesine gitti.
***
Yeni bir dava da geçenlerde açıldı İhbarcı Tuncer’in benim hakkımdaki FETÖ ile ilgili yazılarından dolayı savcılık mahkeme kararı verdi ve Mutlu Tuncer’in Türk Ceza Kanunu 125/2, 43/1, 53 maddelerinden cezalandırılmasını istedi. Dava yakında 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Bu maddelerin karşılığındaki cezanın ne olduğunu merak ediyorsanız onu da yazayım. Suçun birden fazla kez işlenmiş olduğundan 1 yılda 3 yıla kadar hapis ve bazı haklardan mahrumiyet… Bakalım yüce adalet ne karar verecek? Hep birlikte göreceğiz….
***
Elbette gerisi de gelecek, bakalım bol keseden atıp insanları yalan yanlış suçlamanın bedeli nasıl ödeniyormuş yüce adalet ona öğretecek. Tabii Mutlu Tuncer denen kişi ile ilgili yalnız benim davalarım yok. Birçok tanıdığım, kişilik haklarına saldırdıkları için o ve saz arkadaşlarına dava açtılar. Bir tanesi kamuoyunda ‘’iş adamlarına şantaj’’ davası olarak bilinir….
Ama ihbarcı çocuk artık kumda oynamak yerine hiçbir suçu olmayan insanlara, dostlarıma hakarete varan yazılar yazmaya başladı. İşte bunun için, Mutlu Tuncer’in gerçek yüzünü tüm İzmir görsün, namustan, doğruluktan, adaletten, şereften bahseden ihbarcıyı tüm şehir daha yakından tanısın diye bu yazıyı kaleme aldım.
***
1995-96 yıllarında bazı dostları araya sokarak benden Ege TV’de işe girmek istedi. Ben de bu zatı işe aldım. Fakat belli bir süre sonra gördüm ki o günün muhabiri bugünün ihbarcısı şimdi olduğu gibi, o günlerde de temeli olmayan çamur at izi kalsın haberler yapıyordu. Önce bir iki uyardım ve insanları böyle karalamaması gerektiğini söyleyip ikaz ettim. Huylu huyundan vazgeçmedi aynı habercilik anlayışını devam ettirince Mutlu Tuncer’i, Ege TV’nin kapısına koydum. Yani Türkçesiyle KOVDUM. İşte bu ihbarcının çok ağrına gitti. Çünkü onun gibi gazeteci nasıl kovulurdu. Hiç düşünmeden elsiz ayaksız kovdum. Yaptığı haberi bugünkü gibi hatırlıyorum. 4 tane polisi öğlen yemek arasında kahvede otururken kameraya almış canlı yayında polisler hakkında ağzına geleni söyleyip onları akıl almaz bir şekilde suçluyordu. Anlayacağınız yargısız infaz yapıyordu. Böyle habercilik cezasız kalamazdı ve kapıyı o yüzden gösterdim.
Bir de bu ihbarcı Mutlu’nun gazetecilik geçmişi hep hayal edip ama hiçbir zaman gerçekleşmemiş yalanlar üzerine kuruludur.
Örnek ; birçok yazısında “Ben Yeni Asır’da Haber Müdürüyken” deyip sıktığı palavralardır.
Allahtan 80’li yıllarda Yeni Asır’da görev yapan birçok kişi hayattadır ve bunun ne tür muhabirlik yaptığını çok iyi bilirler. Değil müdürlük istihbarat şefliği bile yapmamıştır.
Dediğim gibi bu ihbarcı Mutlu Tuncer’i ilk kez muhatap alışımdır. Bir daha zor muhatap alırım çünkü değecek bir kişiliğe sahip değildir.
Bu yazının sebebi de ihbarcının gerçek yüzünün bir kısmının bilinmesidir.”